İstihsali bedevi olan bir milletin istihlaki medeni olamaz.   Asırlardan beri kapitülasyonlar gibi zalim zincirlerle eli ayağı bağlanıp açık göz ve bezirgân ruhlu milletler ve sermayeler tarafından sağlam bir inek gibi istismar olunmuş bir milletiz. Herkes müstemlekeler

Devamını oku

31 Mayıs tarihli Milliyet gazetesinde “Bir Deniz Eri, İzinli Geldiği Gün Öldürüldü” başlıklı bir haber vardı. Fatsa’nın “Dağgüvezi” köyünden Recep Ali Budak adında 22 yaşında ve dört çocuk babası bir er, köyüne otobüsle izinli geldiği gün, iki

Devamını oku

Tarihi Turanlı-Hun-Türk-Macar milletinin ebediyen yaşayacak kardeşi… Vatansız bir Macar mültecisi olarak, devlet başkanının da imzalamış olduğu hükümet kararnamesi gereğince Türkiye’ye geldiğimde; N. ATSIZ kardeşime haber vermeden ve şahsen tanışmak maksadı ile kendisini ziyarete gittim. Hun-Türk-Macar kardeşliği hakkında

Devamını oku

Profesör Fındıkoğlu Ziyaeddin Fahri 16 Kasım 1974’te hayata veda etti. Doğru bir insan ve sağlam bir Türk milliyetçisi olduğu için burada birkaç satırla hâtırasını anmak ve unutulmuş bir cephesini hatırlatmak istiyorum. Onu 1939-1944 yıllarında, Özel Boğaziçi Lisesi’nde

Devamını oku

Dünyadaki en masum fikirlerden tutunuz da en şeytanî akidelere kadar bütün mezhep ve mesleklerin yayılması için propaganda şarttır. Birçok insan haklı ve yerinde buldukları fikirleri yaymak için propagandayı açıkça yapmaktan çekinmezler. Bu, meşrudur. Hattâ devletler dahi bu

Devamını oku

Türkçülük ülküsünün bugünkü en büyük şahsiyeti Rıza Nur artık “Dünkü şahsiyet” oldu. 63 yıllık çetin ve metin bir hayattan sonra vatan toprağına karışırken onu son defa selamlayanlar dinmiş bir kasırga için duyulan neyse onu duydular. Rıza Nur

Devamını oku

Türkiye’de siyasî ve içtimaî alanlarda bir gürültü ve kargaşalık alabildiğine giderken kendi köşelerine çekilmiş bazı vatandaşların yurtlarına, milletlerine sessizce hizmette bulunduklarını görmek, sıkıntılar arasında biraz huzur verici oluyor. Evvelce bir defa dokunduğum bu konuya şimdi bir daha

Devamını oku

Bilsin cihan ki ben bu cihanın nesindeyim: Bir ülkünün mehabetinin zirvesindeyim. Dünya denen mezellete dalsın her isteyen; Ben ırkımın şeref taşan efsanesindeyim. Herkese bir özleyişle yaşar… Ben de öylece Altaylar’ın ve Tanrıdağ’ın çevresindeyim. Merdanelikle şöyle bakıp ayrılıklara

Devamını oku

Fatih çağından sonra “Medrese”nin Türk fikir ve siyaset hayatına hakim olması ile başlayan taassubu, türlü iç kavgalara ve kan dökülmesine sebep olarak günümüze kadar gelmiştir. Din bilginleri arasında Ebussuud gibi müsamahalı ve akıllıları bulunduğu gibi, her türlü

Devamını oku

18/19