“… bir roman yazmak üzereyim. Hem de öyle bir roman ki hayatın bizzat kendisini aksettirecek. İçinde hem romantizme, hem de realizme yer olmakla beraber bizzat hayatın akışından ayrılmayacağım ve buna olduğu kadar tarihe de sadık kalacağım. Bir
“… bir roman yazmak üzereyim. Hem de öyle bir roman ki hayatın bizzat kendisini aksettirecek. İçinde hem romantizme, hem de realizme yer olmakla beraber bizzat hayatın akışından ayrılmayacağım ve buna olduğu kadar tarihe de sadık kalacağım. Bir
Bozkurt millî sembolümüzdür. Türkler çok eski çağlarda, totem devrinde kendilerinin bir Bozkurt’tan türediğine inanmışlardır. Böylece Gök Türkler dişi, Dokuz Oğuz-On Uygurlar erkek Bozkurt’un soyu sayılmış, Kun yani Oğuzlar’a ise Bozkurt büyük yürüyüşlerde kılavuzluk etmiştir. Totem ve itibarî
Türk ırkı, Anadolu’ya heybetli bir çığ gibi indi; Bozkurt nesline yaraşan bir gösterişle yerleşip tutundu ve Batı’dan gelen yabancı sellere karşı orasını bir asır kan ve can bedeliyle müdafaa ettikten sonra bu toprakların tapusunu ihtiyar tarihin elinden
Burada baş sağlığı, orada gözler aydın; İki ayrı dünyada iki ayrı tören var. Tanrı katından gelen bir yüce buyruk üzre, Aramızdan ansızın çadırını deren var. Orada ecdat ruha şadümanlık içinde Burada tamu içre gönüllerde boran var. Eksilmiş