Hasan Oraltay’a (3)

Azizim Hasan Oraltay Beğ,

3 tarihli mektubunuzu dün aldım. Bu ay Ötüken pek geç kaldı. Ağustos sayısı ancak dün geldi. Size de postaladım. Sebebi şu: Biliyorsunuz, dergi Ankarada basılıyor ve Nejdet Sançar bakıyor. Ben bakamıyorum. Bu yaz Sançar, dinlenmek ve denize girerek bacağındaki felcin ağırlığını biraz azaltabilmek için Erdeğe gitmişti. Orada fazlaca kaldı. Böylece de Ötüken gecikti. Hem de 26 Ağustos Malazgird zaferinin 900. yıl dönümüne rastladığı için ona ait yazılar konulması kaygısı da biraz geciktirdi. Yine de pek iyi olmadı ama ne yapalım? Biz hep hastalıklı ve yaşlı bir takım adamlarız. Sizin kitabınızın ilânını da bu sayıya koymamışlar. Artık eylül sayısına girer. Geciktirilmemesi gereken yazılarla dolunca kitap havadisleri dışarda kalmış olacak. Daha başka kitaplardan da bahisler vardı.

Hamza’nın(1) hastalığına çok müteessir oldum. Kızına mektup yazacağım. Zavallının kanser olduğunu bana Tevetoğlu söyledi. Bizim 1944’ün 23 kişisinden şimdiye kadar 4 kişi ölmüştü. Şimdi en yaşlılarından biri benim. Hamza da beni hemen takip edenlerden biridir. Sırayla gideceğiz.

Bizim eve gelince: Maalesef daha bitmedi. O da ayrı bir dert. Ben eylülde oraya taşınacaktım. Ayın 12 sinde falan Nejdet Sançar İstanbula gelecek. Beraber bu işle uğraşacağız. Biter bitmez tabii sizin dairenin kiraya verilmesi işiyle uğraşacağız. Daha doğrusu bunu Muzaffer yapacak. O beceriklidir. Bahsettiğiniz borçları, zamanı gelince Muzaffere yollarsınız. O, müteahhitle temasta olduğu için parayı verip senedi geri alır. Bana yollayın diyemem. Yaşlıyım ve kendimi iyi hissetmiyorum. Durup dururken tuhaf bir şeyler oluyor ve yatmaktan başka bir şey düşünmüyorum. Âniden ölürsem, o sırada da paranız bende olursa işler karışır. Yanıma kimlerin ilk geleceği belli olmadığı için paranın çalınması ihtimali de vardır. O sebeple Muzaffere yollarsınız.

İngilizce gazetenin bahsettiği Mesket ve Meskhetlerin kim olduğunu ben de anlayamadım. Gürcistan Türkleri olacak.

Selâm ve sağlık dileklerimi yollarım. Cenge döndüyse ona da hürmetlerimi söyleyin. Küçüklerin gözlerinden öperim. Ev işinde herhangi bir yenilik olursa bildiririm.

T.T.K.

Share
Published by
Hüseyin Nihal Atsız