Millete ihanet yalnız askerî sırları düşmana satmakla olmaz. Mevkiinin otoritesini kendi menfaati için kullanan devletli, akrabasının çocuğunu hatır için geçiren öğretmen, vazifesi başına geç gelip millet fertlerini bekleten belediye doktoru da birer vatan hainidir. Farkları, ihanetin şümulü
Sayın Başvekil, Orhun’un mart sayısında size hitaben yazdığım açık mektup Türkçü çevrelerde çok iyi karşılandı. Yurdun türlü bölgelerinden aldığım mektuplarla telgraflar büyük bir efkârı umumiyeye tercüman olduğumu bana anlattı. Size gelince, bunu sizin de iyi karşıladığınızı biliyorum.
Bütün Türklerin dayanağı ve belkemiği olan Anadolu Türklerini her şeyden önce düşünmek, onları kalkındırmak anlamında olan makul Anadoluculuğun yanında, bir de, Anadolu dışındaki Türkleri defterden silmek, hattâ onlara düşmanlık gütmek gibi yıkıcı bir Anadoluculuk vardır ki son
Türkçülük büyük bir ülküdür. Bütün ülküler gibi büyük bir inanç gücüne dayanmakta ve bir toplum davranışı olduğu için de bütün toplum davranışları gibi sosyal kanunların etkisi altında bulunmaktır. Bu ülkü, büyük Türk milletinin şuurunda ve şuuraltında yüzyıllardır
Üç yıldan beri çıkmakta olan “Türk Kültürü” dergisinin Türk kültürüne, Türk milletine, bir kelime Türklüğe yaptığı büyük hizmetler ne kadar büyükse derginin gördüğü büyük rağbet de yarına güvenle bakmak için o derece kuvvetli bir sebeptir. Bu derginin
Bu başlık. 3 Mayıs 1944 olayları ve bunları izleyen tutuklamalar üzerine, benim Samsun’da yayımlanan K0PUZ dergimin Haziran sayısında çıkacak yazımı, Mayıs 1944 sonundaki derginin arka kapağında haber veren bir ilândı. Kızılların ve Türkçülük, milliyetçilik düşmanlarının haksız saldırısına
Türkiye Devleti’nin kuruluşunda çok büyük payı olan bu kahraman Oğuz Beği, Mikaîl Yabgu’nun büyük oğlu, Selçuk Sübaşı’nın da torunudur. Mikaîl yabgu büyük ihtimalle babası Selçuk Beğ’den önce ölmüş, fakat tarihe Çağrı Beğ ve Tuğrul Beğ adında iki
Mayıs ayının Türk tarihinde büyük bir yeri vardır: Türkiye’nin kurulmasını sağlayan tarihî ve destanî hareketler bu ayda yapılmış, bu destanların can alıcı noktası olan Dendânekan Meydan Savaşı 23 Mayısta olmuştur. Okul kitaplarında devletimizin ne zaman kurulduğuna dair
Majeste, Ciddî bir arıza dolayısıyla 21 Haziran 1965 günü görevime gidememiş ve mensup bulunduğum daireye bildirerek doktor istemiştim. Mensup bulunduğum dairenin resmi kâğıdı 22 Haziran’da, bana gelmesi gereken doktorun eline geçtiği halde bu doktor 25 Haziran günü