Don Kişot’u herkes bilir; kahramanlık martavallarıyla dolu kitapları okuya okuya zayıf sinirleri büsbütün sarsılan ve aklını oynatan bu kahraman taslağı, cihana güya adalet götürmek için sıska bir ata biner ve paslanmış bir mızrakla yola çıkar. Bozuk kafasında

Devamını oku

Adsız kahramanları, adsız müstahsilleri kurtarmak lazımdır.   On yedinci asır sonuna kadar muayyen bir araziye, kâfi miktar halka mâlik olan bir memleket kimseye muhtaç olmadan, kendi milli vasıtalarıyla temin ettiği istihsalatı ile iktisadi istiklalini temin ve idame

Devamını oku

27 Mayıs 1960’tan sonraki ayların birinde, durumun Türkiye için siyasî bakımdan pek sağlam gözüktüğü bir sırada, Kıbrıslı bir öğrenci bana: “Rumlar yakında Türklere karşı harekete geçeceklerdir” demişti. Tecrübesiz bir gencin bu kanaatine katılmamış, bunu nereden çıkardığını sormuştum.

Devamını oku

Çınaraltı dergisinin 83. sayısında “Türk Tarihinin Şeref Galerisi” adlı yazısı ile Adnan Giz ortaya güzel bir teklif atmaktadır: Türk tarihinin en mühim ve büyük 40 şahsiyeti için bir galeri yapmak… Buraya girecek şahsiyetler için de üç şart

Devamını oku

Birliğin kuvvet doğurduğu hakikatı üzerinde hiçbir fikir ihtilâfı yoktur. Bu hakikati, birçok milletlerde hikâyelere, fıkralara, vecizelere, atasözlerine konu olmuştur. Az kuvvetle çok iş yapmak gerektiği zaman başvurulacak biricik yol birliktir. «Birlik» , muhtelif enerjilerin birbiri aleyhine yönelerek

Devamını oku

Türkçülük, Türk milliyetçiliğinin adıdır. Kelimenin sonundaki ek, yerine göre, mensupluk, sevgi, taraftarlık gösteren bir ektir. Türkçülük de Türk sevgisi ve taraftarlığı demek olduğuna göre, kelime, yerinde kullanılmıştır. Başka milletlerin Türk taraftarlığı ve Türk sevgisi bu kelime ile

Devamını oku

Doktor Tevetoğlu Fethi, 1944-1945 yıllarında, o zamanki Halk Partisi hükümetinin ve onun Milli Şefinin Türkçülük düşmanı seferinde, sanık sandalyesine şerefle oturanlardan biridir. Türkiye’de birçok defa yapılan komünist tutuklamalarında, sanıklar birbirleri aleyhinde bulunup birbirlerini ihbar ettikleri, bu yüzden

Devamını oku

Ne istediğini bilmeyen yani programsız, plânsız olan insan gibi ne istediğini bilmeyen milletin de güçlükler, başarısızlıklar ve bozgunlarla karşılaşacağı muhakkaktır. Hele günümüzde milletlerin dörder veya beşer yıllık plânlarla kalkınma ve güçlenme savaşı yaptıkları bir sırada ne istediğini

Devamını oku

Bundan 148 yıl önce, 20 Ekim 1827’de Türk donanması, Navarin limanında demir atmış dururken, müttefik İngiliz-Fransız-Rus donanmalarının baskınına uğrayarak battı. 57 gemiyle birlikte 8.000 asker de şehit oldu. Bu baskının sebebi, Hıristiyan milletlerinin Yunan hayranlığıdır. Yunanlılar, bilhassa

Devamını oku

279/285