Garp medeniyetine, bu medeniyetin iflâs etmek üzere olduğu bir sırada girmemiz, bizim için hakikaten bir talihsizlik oldu. Zaten memlekette muhtelif zümrelerin birbirinden büyük ayrılıklarla uzak bulunduğu bu devrede, garbın karışık fikirleri de daha kanamış bir hâlde aramıza

Devamını oku

Son yıllarda, bilhassa hükümetin millî kültür meselelerine fazla ehemmiyet vermesinden sonra, memleketimizde bir sürü alaylı âlim türedi. Edebiyat, dil ve tarih sahasında ilmî olmak iddiasıyla birçok şeyler yazıldı. Buda’nın Türk olduğu, Arapçının Türkçe’den çıktığı, Türklerin aryanî ve

Devamını oku

En eski zamanlarda Türkler (yani Türkler’in ataları olan boylar, eller) Türkistan’ın garbi kısımlarında oturuyorlardı. Onları daha şarka, Moğolistan’a kadar atan sebep Aryanî kavimlerin sel hâlindeki muhaceret ve istilâları oldu. Bilhassa milâttan önceki 6-4’üncü asırlarda İranlılar’ın ve bundan

Devamını oku

Büyük Türk müverrihlerinden biri, bugün darülfünunda Türk tarihi profesörü olan Başkurdistanlı Zeki Velidi Bey, Mısır’da bastırdığı Türk tarihine ait bir kitabında büyük harbin neticesinin garp cephesinde değil Çanakkale’de hallolunduğunu söyledikten sonra, artık bununla Türkler’in dört asırdır devam

Devamını oku

“Bir milletin ikbali gençliğinin terbiyesine mevdudur.” Layibniç bu sözünde çok haklıdır. Bugünün çocukları, bugünün gençleri yarının kumandanları, idarecileri, kanun yapıcılarıdır. Bugün mazbut bir ahlâk, ilmî bir şuurla yetişen genç, yarın cemiyeti için fena bir uzuv olamaz. Genci,

Devamını oku

Her yıl olduğu gibi bu yıl da bir heyet, Gülcemal vapuru ile Çanakkale”ye gitti. Sahillerden bakarak gûya şehitleri ziyaret etti. Hattâ bu yıl, garip bir tesadüfle İngiliz donanmasına mensup askerler de karaya çıkarak kendi mezarlarını ve âbidelerini

Devamını oku

Dede Korkut kitabının muhtelif cihetlerden olan ehemmiyetleri arasına, bir de onun lisanının daha eski ve daha yeni metinlerle olan benzeyişinin tetkik ve mukayesesi meselesi vardır. Bu tetkik ve mukayese Türklerin muhtelif devirlerde lisanî tabirleri ne kadar dereceye

Devamını oku

Şeref Bey, Şimdiye kadar Millet Meclisinde sesinizin çıktığını hiç işitmemiştik. Halbuki 21-kânunusani-1934 tarihli Hâkimiyeti Milliye de, bana dair yazdığınız yazıda eski bir müverrih gibi konuşuyorsunuz. Tarihten salâhiyetle dem vurmanın moda olduğu şu zamanda, sizin de hiç bir

Devamını oku

İnsanlığın tarihi bir yandan hak, hukuk, adalet iddiaları ile, öte yandan da en korkunç haksızlıklar ve fenalıklarla doludur. Bir bakıma insan, canlıların en canavarı, canavarlıkta en orijinalidir. İnsanın nasıl bir yaratık olduğunu anlamak için bilgin olmaya, uzun

Devamını oku

9/15